KADİR GECESİ
"Biz Azimüşşan Kur'an'ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu bilir misin? O Kadir gecesi (içinde Kadir bulunmayan) bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Ruh o gece Rablerinin izniyle her iş için inerler. O gece tan yeri ağarıncaya kadar süren bir selamettir (yani o gece selamet gecesidir). "(Kadir: 1-5)
İnsanlığa hayat bahşeden her bir harfi nebat bitiren yağmur tanesine benzeyen mübarek Kur'an, Ramazan ayında ve bahusus Kadir gecesinde inmeye başlamıştır. Evet, beşerin hayat nizamım gösteren Kur'an'ın, kâinatın mukadderatının çizildiği böyle bir gecede indirilmesi calibi dikkattir. İnsanların içinde peygamberler, onların içinde Hz. Muhammed (as), melaikenin içinde dört büyük melek, onların içinde Cebrail (as), gecelerin içinde mübarek kandil geceleri, onların içinde de Kadir gecesi en faziletli bereketli gece olarak seçilmiş ve ümmeti Muhammed'e Allah'ın lütfü ve ihsanı olarak verilmiştir.
Kandil ve mübarek gecelerden Kur'an'da yalnız Kadir gecesi zikredilmiş hatta 114 sureden bir sure (sure-i Kadir) denilmiştir ki bu surede Kadir gecesinin fazileti Allah (cc) tarafından beyan edilmiştir. Bu surenin indiriliş sebebi olarak Birkaç rivayet gelmiştir. Bunlardan İmam Malik'in "Muvatta" da naklettiği rivayete göre Rasulullah'a ümmetlerinin ömürleri gösterilmişti. Daima ümmetlerinin dertleri}7le dertlenen Fahri Kâinat Efendimiz(as) yine bir ara tefekküre daldıktan sonra Cenab-ı Hakk'a şöyle niyazda bulundu:
"Ya Rab! Evvelki ümmetlerin ömürleri benim ümmetlerimin ömürlerinden daha uzundu. 100, 300, 500 hatta 1.000 sene yaşayanları olurdu... Bu kadar uzun yıllar ömür sürenlerin ara sıra yaptıkları hayırlı amelleri, benim ümmetimin ortalama 60-70 senelik ömürlerini hiç durmadan ibadet u taatla geçirmiş olsalar bile yine onların derecelerine ulaşamazlar" diye hayıflanmıştı.
Habibinin müteessir gönlünü teselli etmek üzere Hak Teâlâ hazretleri Cebrail'i vahiy ile göndererek şöyle buyurdu: "Rasulüm müteessir olma.'.Senin ümmetine öyle bir gece verdim. Kudret kalemimle levhi mahfuza nakşettim, meleklerime ilan ettim ve cihana duyurdum ki; senin ümmetin bu geceyi ihya edince sanki 1000 ay yani 83 sene 4 ay sırf ibadet, hayru hasenat yapmışçasına ecir ve sevabı elde edeceği bir geceyi verdim. O gece ise Kadir gecesidir. Kadir gecesi hakkında Amr Bin Kays der ki; "O gecede yapılan bir amel, 'bin ayda yapılan amellerden daha hayırlıdır' anlamındadır. Bu görüş Ibni Cerir'in tercih ettiği görüş olup en doğrusu da budur. "
Nitekim Mekke'de yapılan bir amel, başka bir yerde yapılan aynı amelin yüzbin katına, Medine'de ise bin katına bedel ecri olduğu gibi. Yine o gecenin faziletiyle ilgili hadisi şerifte:
"Kim Kadir gecesinde inanarak ve sevabım Allah'tan bekleyerek geceyi ihya amacıyle kaim olursa, onun geçmiş günahları bağışlanır" buyrulmuştur.
Diğer bir hadisi şerifte: "Kadir gecesinde sevabına inanarak ve umarak namaz kılanın (ihya edenin) günahlarının geçmişi ve geleceği bağışlanır" buyrulmuştur. Kadir gecesinin ömür boyunca işlenmiş günahları örtücü olduğu da ifade edilmiştir. (Nimeti İslam)
Bu müjdeyi duyan birisi Kadir gecesi camiye gelmiş ya da o geceyi ihya etmiş fakat daha önceki gecelerde teravih kılmamış, oruç tutmamış, Ramazan-ı şerife saygı göstermemiş, içkisine zinasına devam etmiş olsa da böyle ecir alacak mıdır?
Hayır kardeşim!. Bahar ne kadar güzel olursa olsun, ondan (Nisan yağmurundan) ancak bağını bahçesini iyi hazırlamış olanlar istifade edebilir. Gerektiği şekilde hazırlanmamış, çorak bir arazi yağan yağmurdan faydalanamaz. İşte bunun gibi Kadir gecesinde yağan affu mağfiret, ecir ve sevap yağmurundan da ancak oruç tutarak, namazlarını kılarak, zekâtını sadakasını vererek, kırılan kalpten, hakkına tecavüz edilen kimseden özür dileyerek, günahlarından tevbe istiğfar ederek, gönül bağını, iman bahçesini iyi hazırlamış olanlar istifade edebilirler.
Nitekim hadisi şerifte: "Dört kimse Kadir gecesinden istifade edemez. Bunlar; içkiye müdavim olanlar, ana babasına karşı gelenler, akrabalarıyla ilişkilerini kesenler ve zinada ısrarlı olanlar.
Meğer ki bu hallerinden tevbe etmiş olup, affı için Allah’a yalvarırlarsa Allah tevbeleri kabul edendir.
>>Devamı var