DUANIN ÖNEMİ
Dua Nedir?
Dua, kulun maddi ve manevi bütün ihtiyaç ve isteklerini Cenab-ı Hakk’a sunması, O’nun yüce kudreti karşısındaki aczini hissederek; O’na el açıp niyazda bulunmasıdır. Cenabı Hak celle ve ala, “Bana dua ediniz size icabet edeyim”, “Kulum dua ettiği zaman duasına icabet ederim" buyurmaktadır.
Hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz(as):
"Dua, mü'minin silahıdır, dinin direğidir, göklerin ve yerin nurudur" buyurmaktadır. (Hakim)
Diğer bir hadis-i şerifte:
"Mallarınızı zekât ile kale içine alınız, hastalarınızı sadaka ile tedavi ediniz, belaları da dua ile çeviriniz" buyrulmuştur.
"Kaza, ancak dua ile geri çevrilir. Ömrü de ancak iyilik uzatır, başka bir şey uzatmaz ve kişi yaptığı günah yüzünden rızıktan mahrum edilir."
Bu hadisin açıklamasına gelince;
Allah'a dua ve niyaz, onun merhametini celbeder. Bu suretle Allah'ın kazası hafifletilmiş olur. Musibetler azalır, acılar diner. Mesela; Allah bir yere bir fırtına afeti takdir etmiş olsa, kul musibetin defi için dua etse, dua Allah'ın takdirinin aslını değiştirmez. Afet Allah'ın takdir ettiği üzere gelir ama, Allah'ın rahmetiyle afetin etkileri, bırakacağı tesirler değişir. Rahmet, fırtınanın şiddetini azaltır. Kaderde bir afet olan bu fırtına, sonunda dua bereketiyle serin bir rüzgâr oluverir. Yahut takdir edilen ağır bir hastalık, yapılan dua yüzünden hafif geçer, iyiliğe döner. Yani Allah'ın kazası tümden kalkmaz, şekli ve etkisi değişir.
Duanın Bilimsel Yönden Etkisi:
Duanın, insan üzerindeki etki ve faydaları, özellikle son yüzyılda yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda, açıkça ortaya çıkacak tarzda gelişmeler göstermektedir.
Mesela, güne dua ile başlamak, tansiyon düşmesine yardımcı oluyor... Bilim adamları, yaşları 25-45 arasında değişen ve kendilerini dindar kabul edip çok dua eden 155 kişiyi inceledi. Deneklerin kan basıncını, 24 saati aşkın bir zaman diliminde ölçen bilim adamları, tansiyon değerlerinin düşük olduğunu belirledi.
Bilim adamları, dua etmenin kişiyi Allah'a yaklaştırdığını, böylece güne dua ederek başlayan bir kimsenin ilahi bir güç tarafından korunduğunu ve gün boyunca böyle bir kimsenin stresten uzak kalabileceğini ifade etmektedir. Dua eden bir kimse, hiçbir işinde endişe etmez ve rahat bir durumda çalıştığı için işlerinde de başarılı olur.
Din adamları da, yapılan araştırmayı doğrulayarak, duanın Allah ile kul arasında bir iletişim yöntemi olduğu ve dua eden kişilerin, Tanrı'nın koruması altında bulunduğunu belirttiler.
(Akşam Gazetesi, 29.07.2001)
Zihnin madde üzerindeki etkisi, çoğu insan için hala bir gizem taşımaktadır. Ancak artık insanlar bunu gizemiyle birlikte kabul etmekteler... Amerikan halkının yüzde yetmiş altısı, duaların gücüne ve görülmeyen Yüce güç ile iletişim kurabilmeye inanmaktadır. (New Age Türkiye,26.O5.2OO1)
İbadet ve dua esnasında, beyinde meydana gelen değişimin, bilgisayarlı tomografi yardımıyla görüntülenmesi çalışmaları,Pennsylvania
Üniversitesinde çalışan ve kendilerine 'nöro-teolog' adını veren bilim adamlarınca sürdürülmektedir.
(www.hürriyetim.com.tr. 30.04.2001)
Dua o kadar genel ve o kadar evrensel bir ihtiyaçtır ki, ateistlerin bile dua ettikleri çok ciddi araştırmalar neticesinde ortaya çıkmıştır.
'ABD'de, Chicago Üniversitesi'nde yapılan bir ankette, 1500 kişiye: 'Dua eder misiniz?' diye soruluyor; %78'i 'en az haftada bir defa', %57'si 'hergün', %1 kesim ise 'hiç dua etmediğini' ifade ediyorlar. (International Herald Tribüne, Monday July 8,1991)
Din duygusunu, oksijen ihtiyacına benzetebiliriz. Dua'nın teneffüs fonksiyonuna az çok benzer tarafları vardır. Dua ile insan Allah'a ulaşır. İnsan suya ve oksijene muhtaç olduğu gibi, Allah'a da muhtaçtır.
(Dr. Alexis Carrel.Dua, çeviri: M. Alper YÜCETÜRK, s.21)