Bacıyan-ı Rum Teşkilatı’ndan Günümüze Türk Kadını çalıştayında konuşan Bilge Tam Gelişim Derneği Başkanı Ferhan Çınar, Türk kadınının savaşçı ve mücadeleci olduğunu ifade ederek, “Bugün belki cepheye gidip savaşmıyoruz, mücadele etmiyoruz, ama inanın evde çocuklarının başında, iş yerlerinde, eğitim alanında inanın her birimiz sanki elimizde kılıç kalkan varmış gibi mücadele ediyoruz” dedi. Bilge Tam Gelişim Derneği Başkanı Ferhan Çınar, Türk Ocakları Afyonkarahisar Şube Başkanı Prof. Dr. Yavuz Osman Birdane, STK temsilcileri ve akademisyenlerin katıldığı çalıştay yarın şehir gezisinin yapılması ile sona erecek.
“TÜRK KADINI SAVAŞÇIDIR”
Bilge Tam Gelişim Derneği Başkanı Ferhan Çınar yaptığı konuşmada Türk kadının savaşçı ruhundan bahsederek: “Kadınların bugün yaşadığı sorunların öncelikli olarak tespiti çözümüne yönelik bilimsel araştırmalar kadınların toplumdaki yerini, üretkenliğini öncelikli olarak kadınların fark edebilmesi amacıyla eğitim, sempozyum, panel ve çalıştay düzenlemek geleceğimizin temsilcisi çocuklarımızın fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerini desteklemek amacıyla programlar üretmek ve onları topluma faydalı manevi değerlerine sahip bireyler olarak yetişmeleri için destekleyici programlar ve projeler üretilmesi gerekir. Türk kadını aynı zamanda savaşçıdır, mücadelecidir. Bugün belki cepheye gidip savaşmıyoruz, mücadele etmiyoruz ama inanın her birimiz kimliğimizin ve bağlı bulunduğumuz kültürün bize verdiği sorumluluğun bilincinde olarak bazılarımız evde çocuklarının başında bazılarımız iş yerlerinde bazılarımız bu tarz alanlarda eğitim alanında inanın her birimiz sanki elimizde kılıç kalkan varmış gibi mücadele ediyoruz”dedi.
“TÜRK OCAKLARI DİLİNİ VE BAYRAĞINI SEVEN BİR ÜLKÜDE İLERLİYOR”
Türk ocakları dilini ve bayrağını seven bir ülküde ilerliyor diyen Türk Ocakları Afyonkarahisar Şube Başkanı Prof. Dr. Yavuz Osman Birdane: “ Türk Ocakları Osman Devleti’nin çözülme ve yıkılma döneminde bu gidişe dur diyebilmek için Türk milliyetçiliği önderliğinde 190 tıbbiyeli gencin Karacaahmet mezarlığında toplanıp Kurtuluş Savaşı’nda özellikle halkla asker arasındaki bağlantıyı sağlamak ve bununla beraber Kurtuluş Savaşı’nı kazanmak için bir araya gelmiş 190 yiğit evladımız derneği kurmuştur. 25 Mart 1912 yılında kurulan bu dernek siyasetten uzak bir tavırla özellikle bayrağını seven, milletini seven, ülkesini seven, dinini, dilini seven bir ülküde ilerlemektedir.”
“TÜRK KADINI SAVAŞÇIDIR”
Bilge Tam Gelişim Derneği Başkanı Ferhan Çınar yaptığı konuşmada Türk kadının savaşçı ruhundan bahsederek: “Kadınların bugün yaşadığı sorunların öncelikli olarak tespiti çözümüne yönelik bilimsel araştırmalar kadınların toplumdaki yerini, üretkenliğini öncelikli olarak kadınların fark edebilmesi amacıyla eğitim, sempozyum, panel ve çalıştay düzenlemek geleceğimizin temsilcisi çocuklarımızın fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerini desteklemek amacıyla programlar üretmek ve onları topluma faydalı manevi değerlerine sahip bireyler olarak yetişmeleri için destekleyici programlar ve projeler üretilmesi gerekir. Türk kadını aynı zamanda savaşçıdır, mücadelecidir. Bugün belki cepheye gidip savaşmıyoruz, mücadele etmiyoruz ama inanın her birimiz kimliğimizin ve bağlı bulunduğumuz kültürün bize verdiği sorumluluğun bilincinde olarak bazılarımız evde çocuklarının başında bazılarımız iş yerlerinde bazılarımız bu tarz alanlarda eğitim alanında inanın her birimiz sanki elimizde kılıç kalkan varmış gibi mücadele ediyoruz”dedi.
“TÜRK OCAKLARI DİLİNİ VE BAYRAĞINI SEVEN BİR ÜLKÜDE İLERLİYOR”
Türk ocakları dilini ve bayrağını seven bir ülküde ilerliyor diyen Türk Ocakları Afyonkarahisar Şube Başkanı Prof. Dr. Yavuz Osman Birdane: “ Türk Ocakları Osman Devleti’nin çözülme ve yıkılma döneminde bu gidişe dur diyebilmek için Türk milliyetçiliği önderliğinde 190 tıbbiyeli gencin Karacaahmet mezarlığında toplanıp Kurtuluş Savaşı’nda özellikle halkla asker arasındaki bağlantıyı sağlamak ve bununla beraber Kurtuluş Savaşı’nı kazanmak için bir araya gelmiş 190 yiğit evladımız derneği kurmuştur. 25 Mart 1912 yılında kurulan bu dernek siyasetten uzak bir tavırla özellikle bayrağını seven, milletini seven, ülkesini seven, dinini, dilini seven bir ülküde ilerlemektedir.”