PROF. GÖRKAŞ’TAN AFYONKARAHİSAR FELSEFESİNE YÖNELİK ÇALIŞMA
Prof. Dr. İrfan Görkaş ile Afyonkarahisar Felsefesini ele aldığı Üç Muhit Bir Felsefe Var ile var olmak kitabı üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
Birçok kültüre ev sahipliği yapan Afyonkarahisar’ın felsefesi üzerinde yazdığı “Üç Muhit Bir Felsefe” isimli kitabı hakkında kkeyifli bir sohbet gerçekleştirdiğimiz Prof. Dr. İrfan Görkaş literatürde yapılan kapsamlı çalışmalar arasındaki yerini alan “Üç Muhit Bir Felsefe” adlı kitabın üç konuyu ele aldığının altını çizerek; “Üç Muhit Bir Felsefe, iki meseleyi sorun edinmektedir. İlk meselesi, üç-muhittir. Üç-muhit, yeni/varoluşun özel-mekânlarıdır ve onlar, klasik dönem İslam felsefesine (tasavvuf felsefesine, Osmanlı-Türk felsefesine) ve Afyonkarahisar’a ait muhitlerdir.” dedi.
“KİTAP VAROLUŞ FELSEFESİNİ ODAK NOKTASINA KOYUYOR”
Afyonkarahisar’a v Afyonkarahisar Felsefesine yönelik kaleme aldığı kitabı Türkeli Gazetesi Muhabiri Evren Atçı’ya değerlendiren Prof. İrfan Görkaş, “Çalışmanın temel meselesinin yanı sıra ikinci meselesi söz konusu muhitlerin “oluş” felsefesidir.” Diyerek oluş kelimesinin etimolojik anlamına inilmeden konunun eksik kalacağını dile getirdi. Prof. Görkaş, “Oluş (kevn), fiildir ve kaynağı bakımından ikiye ayrılmaktadır. Doğuş, çıkış ve türeyiş (südur, huruç, zuhur vb.) bir (tek) kaynaklı oluş; oluşum, toplaşım ve karışım (tekvin/mükevven, içtima ve imtizaç) çok kaynaklı oluştur. Oluşun etkin nedeni, güçlüdür. Güçlü (kudret veya kuvvet sahibi) bakımından oluş, ya yeni-oluştur, ya yeni-oluşumudur. Üç mıuhitin yeni-oluş ve oluşumu, halvetî-oluş’tur. Ontolojik açıdan onlar, birer “varoluş”tur. Varoluş, güçlü-fiildir, kudreti olanın fiilidir.” Dedi
“15. YÜZYIL’DAN 17. YÜZYIL’A KADARKİ SÜRECİ İNCELEDİK”
Prof. İrfan Görkaş kitapta geniş bir zaman diliminin ele alınarak incelendiğinin altını çizerek, “Üç Muhit Bir Felsefe, bir bütün olarak iki bölüm ve bir sonuçtan meydana gelmektedir. İlk bölümde, iki muhit ve felsefeleri ele alınmakta; ikinci bölümde, üçüncü muhit tanıtılmaktadır. İlki olan Mısri Muhiti, tarihsel açıdan Afyonkarahisar halvetiliğinin bidayetini (15.yüzyıl), Sandıklı-İbn Noktacı muhiti ortasını (16.yüzyıl), Hisardı-Askeri muhiti nihayetini (17.yüzyıl) oluşturmaktadır.” Dedi.
”SANDIKLI İÇİN ÖNEMLİ BİR İSİM İBN NOKTACI’YI ELE ALDIK”
Kitapta Afyonkarahisar’dan önemli şahsiyetleri ele alarak incelediğini dile getiren Prof. Görkaş, “Kitabın ikinci bölümünde Sandıklı muhitinden İbn Noktacı’nın şiirleri ilk defa burada yayınladık, ilaveten on etik ilkesine yer verdik” dedi. Kitapta Sandıklı’da neşet edip İstanbul’da neşv ü nema bulan Ramazan Mahfi’nin hayat hikâyesi ve eserlerinin tanıtılmakla yetinildiğini dile getiren Prof. Görkaş, “Her üç muhit, hikmet geleneğimiz açısından Ahmet Yesevi, İbn Arabi ve Necmettin Kübra temelleri üzerinde yükselmektedir. O nedenle her üç muhit dil, nesir ve şiir üretiminde ortaktırlar. Her üç muhitte üretilen şiirlere, gelenekte “hikmet” adı verilmektedir. Özellikle şiir, Yesevi geleneğinde olduğu gibi, kemalin, tamlaşmanın somut göstergesini ifade etmektedir. Kemal, varından soyutlanıp “var ile var olmak”la gerçekleşmekte, şiirle belirginleşmektedir. Bu anlamda Üç Muhit’in felsefesi, bir varoluş (ile-var-olmak) felsefesidir. Halveti-oluşun varla bağını kuran öncüler ise Mısri ve Sinan Ümmi ile öğrencisi Mehmet Askeri’nin muhitidir.” dedi. >>ÖZEL HABER: EVREN ATCI
YASİN AY