Milletvekili Eroğlu mesajında depremde vefat edenlere rahmet dileyerek o dönemde İSKİ genel müdürü olduğunu deprem sonrası sahada çalışarak anılarını anlattı.
“İSKİ depremin en başından beri sahadaydı”
Milletvekili Eroğlu: “17 Ağustos 1999 tarihinde saat 03.02’de meydana gelen depremi ben de yaşadım. Rabbim ülkemizi ve bu Aziz milleti her türlü deprem, sel, heyelan, yangın gibi bütün tabii afetlerden korusun.1999 tarihinde gerçekleşen Marmara Depreminde İSKİ Genel Müdürü idim. Deprem meydana geldiğinde Erenköy’de ikamet ediyordum. Oturduğumuz bina da depremde sallandı ancak yıkılmadı. Depremden hemen sonra eşim ve çocuklarımı güvenli bir yere bırakıp Aksaray’daki İSKİ Genel Müdürlüğü binasına gittim. O dönem İstanbul su, kanalizasyon, elektrik ve altyapıdan sorumlu Afet Grup Başkanıydım. İSKİ’nin Aksaray’da bulunan binası da deprem açısından sıkıntılı bir binaydı. Hemen bina önünde su, kanalizasyon, elektrik gibi altyapı işlerinden mesul ekibimi topladım. Durumu koordine ederek iş bölümü yaptık ve gerekli talimatları vererek çalışmalara başladık. İstanbul’da özellikle Küçükçekmece ve Avcılarda bazı binalar yıkılmıştı. Bu binaların su ve elektrik bağlantılarını hemen kestik. Daha sonra bütün kanalizasyon ve içme suyu tesisleri ve depoların kontrollerini gerçekleştirdik.”dedi.
“Deprem bölgesinin tüm ihtiyaçlarını karşılanacak”
Milletvekili Eroğlu“17 Ağustos günü saat 13.00 gibi İstanbul’da bütün elektrik ve su bağlantılarını kontrol ederek işletmeye aldık. Ayrıca yıkılan binalar sebebiyle yollar kapanmıştı. Yıkılan binaların enkazını kaldırmakta dahi güçlük çekiliyordu. Enkaza dönmüş binalarda demirleri kesecek keski makineleri dahi yoktu. Valiliğin talebi üzerine demir kesme makinalarını İSKİ olarak biz göndermiştik. İstanbul, 17 Ağustos günü öğlen saatlerinde normal hale gelmişti. Ancak bilhassa Yalova, Karamürsel, Gölcük Adapazarı (Sakarya) ve İzmit’de (Kocaeli) durum çok daha vahimdi. Bu yerleşim yerlerine yardım etmek için o dönemki Büyükşehir Belediye Başkanına durumu ilettim. Kendisi “Artçı depremler olabilir, bugün bekleyelim, yarın ekipleri gönderin, yardım çalışmalarına başlayalım.” dedi. Ertesi gün 18 Ağustos’da güçlü bir ekip ile yardım malzemelerini deprem bölgesine sevk ettik.”
“Merkezi hükümetten daha önce depremzedenin yanında olduk”
Milletvekili Eroğlu: “Özellikle depremin en fazla hissedildiği ve yıkıma sebep olduğu Yalova, Karamürsel, Gölcük Adapazarı (Sakarya) ve İzmit’e (Kocaeli) gıda, ilaç, battaniye gibi malzemeleri ilettik. Deprem sebebiyle haberleşme sağlanamıyordu. Merkezi Hükümet bölgeye ulaşamıyordu. İSKİ olarak, 5 bölgeye İSKİ’ye bağlı geçici şube müdürlükleri kurarak telsiz ve haberleşme ağını hemen tesis ettik. Böylece hangi bölgede ne tür bir ihtiyaç olduğunu koordine edebiliyorduk. Deprem yaz ayında olduğu için en büyük sıkıntılardan biri de salgın hastalık riski idi. İSKİ olarak dev su tankerlerini bölgeye sevk ederek depremzedelerin su ihtiyacını karşıladık.17 Ağustos Marmara Depreminde İSKİ olarak biz bütün imkânlarımızı seferber ederek depremzedelerin çok acil ihtiyaçlarını gidermiştik. Merkezi Hükümet ise ancak 15 gün sonra depremzedelere yardım edebilmişti.”dedi.
“İSKİ depremin en başından beri sahadaydı”
Milletvekili Eroğlu: “17 Ağustos 1999 tarihinde saat 03.02’de meydana gelen depremi ben de yaşadım. Rabbim ülkemizi ve bu Aziz milleti her türlü deprem, sel, heyelan, yangın gibi bütün tabii afetlerden korusun.1999 tarihinde gerçekleşen Marmara Depreminde İSKİ Genel Müdürü idim. Deprem meydana geldiğinde Erenköy’de ikamet ediyordum. Oturduğumuz bina da depremde sallandı ancak yıkılmadı. Depremden hemen sonra eşim ve çocuklarımı güvenli bir yere bırakıp Aksaray’daki İSKİ Genel Müdürlüğü binasına gittim. O dönem İstanbul su, kanalizasyon, elektrik ve altyapıdan sorumlu Afet Grup Başkanıydım. İSKİ’nin Aksaray’da bulunan binası da deprem açısından sıkıntılı bir binaydı. Hemen bina önünde su, kanalizasyon, elektrik gibi altyapı işlerinden mesul ekibimi topladım. Durumu koordine ederek iş bölümü yaptık ve gerekli talimatları vererek çalışmalara başladık. İstanbul’da özellikle Küçükçekmece ve Avcılarda bazı binalar yıkılmıştı. Bu binaların su ve elektrik bağlantılarını hemen kestik. Daha sonra bütün kanalizasyon ve içme suyu tesisleri ve depoların kontrollerini gerçekleştirdik.”dedi.
“Deprem bölgesinin tüm ihtiyaçlarını karşılanacak”
Milletvekili Eroğlu“17 Ağustos günü saat 13.00 gibi İstanbul’da bütün elektrik ve su bağlantılarını kontrol ederek işletmeye aldık. Ayrıca yıkılan binalar sebebiyle yollar kapanmıştı. Yıkılan binaların enkazını kaldırmakta dahi güçlük çekiliyordu. Enkaza dönmüş binalarda demirleri kesecek keski makineleri dahi yoktu. Valiliğin talebi üzerine demir kesme makinalarını İSKİ olarak biz göndermiştik. İstanbul, 17 Ağustos günü öğlen saatlerinde normal hale gelmişti. Ancak bilhassa Yalova, Karamürsel, Gölcük Adapazarı (Sakarya) ve İzmit’de (Kocaeli) durum çok daha vahimdi. Bu yerleşim yerlerine yardım etmek için o dönemki Büyükşehir Belediye Başkanına durumu ilettim. Kendisi “Artçı depremler olabilir, bugün bekleyelim, yarın ekipleri gönderin, yardım çalışmalarına başlayalım.” dedi. Ertesi gün 18 Ağustos’da güçlü bir ekip ile yardım malzemelerini deprem bölgesine sevk ettik.”
“Merkezi hükümetten daha önce depremzedenin yanında olduk”
Milletvekili Eroğlu: “Özellikle depremin en fazla hissedildiği ve yıkıma sebep olduğu Yalova, Karamürsel, Gölcük Adapazarı (Sakarya) ve İzmit’e (Kocaeli) gıda, ilaç, battaniye gibi malzemeleri ilettik. Deprem sebebiyle haberleşme sağlanamıyordu. Merkezi Hükümet bölgeye ulaşamıyordu. İSKİ olarak, 5 bölgeye İSKİ’ye bağlı geçici şube müdürlükleri kurarak telsiz ve haberleşme ağını hemen tesis ettik. Böylece hangi bölgede ne tür bir ihtiyaç olduğunu koordine edebiliyorduk. Deprem yaz ayında olduğu için en büyük sıkıntılardan biri de salgın hastalık riski idi. İSKİ olarak dev su tankerlerini bölgeye sevk ederek depremzedelerin su ihtiyacını karşıladık.17 Ağustos Marmara Depreminde İSKİ olarak biz bütün imkânlarımızı seferber ederek depremzedelerin çok acil ihtiyaçlarını gidermiştik. Merkezi Hükümet ise ancak 15 gün sonra depremzedelere yardım edebilmişti.”dedi.