Japon deprem Uzmanı Moriwaki: "Türkiye’deki Binaların Yüzde 50’si Kaçak"
Japon Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki, Türkiye genelindeki binaların %50’sinden fazlasının kaçak yapı olduğunu vurgulayarak, bu durumun depreme karşı büyük bir risk oluşturduğunu ve acilen zemin etütleri ile yapı denetimlerinin yapılması gerektiğini ifade etti.
Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki,
Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal'ı makamında ziyaret etti. Gerçekleşen ziyarette, Türkiye genelindeki deprem riski taşıyan bölgeler ve Afyonkarahisar’ın bu kapsamda değerlendirilmesi üzerine kapsamlı görüş alışverişinde bulunuldu.
Görüşmede hem yerel yönetimlerin hem de vatandaşların alması gereken önlemler üzerinde duruldu. Özellikle zemin yapısı ve yapılaşma konularında dikkatli bir planlamanın gerekliliği ele alındı.
"AFYON'UN ZEMİNİ ZAYIF BİR ZEMİN"
Ziyaret sonrasında açıklamada bulunan Moriwaki, Afyonkarahisar'ın zemin yapısının genel olarak zayıf bir zemin olduğunu ve bu durumun depreme karşı duyarlılığı artırdığını ifade etti. Moriwaki, "Geçtiğimiz yıl Türkiye genelinde depremler gündeme geldiğinde, Afyonkarahisar'da da yerel fay hatlarının ve zemin yapısının önemi yeniden tartışılmaya başlandı. Ancak, şehrimizde bu konuda yeterli çalışmalar yapılmadı. Afyonkarahisar'ın şehir merkezinde ve çevresinde birçok aktif fay hattı bulunuyor ve bu durum bölge için büyük bir risk oluşturuyor. Bu nedenle, bugün bu konuda bir seminer düzenleyeceğim. Afyonkarahisar'ın zemin yapısı genel olarak zayıf bir zemindir ve bu da depreme karşı duyarlılığı artırmaktadır. Ayrıca şehirdeki yapılaşmada yüksek katlı binalardan kaçınılması gerektiğine dikkat çekmek istiyorum. Belediye başkanımızın yatay yapılaşmaya önem verdiğini görmek memnuniyet verici." diye konuştu.
"TÜRKİYE BİNALARIN YÜZDE 50'Sİ KAÇAK YAPI"
Türkiye’nin deprem açısından riskli bölgelerinde yatay yapılaşmaya geçişin ne kadar etkili olduğunu gözlemlediklerini kaydeden Moriwaki, "Bu anlayışın Afyonkarahisar’da da devam ettirilmesi gerekiyor. Bazı bölgelerde, örneğin TOKİ konutlarının bulunduğu daha sağlam zeminlerde, belirli ölçüde yüksek yapılar inşa edilebilir. Ancak genel olarak yüksek katlı yapılaşmadan kaçınılmalı ve şehrin zemin yapısına uygun planlamalar yapılmalıdır. Türkiye genelinde binaların %50'den fazlasının izinsiz, yani kaçak olduğu biliniyor. Bu, çok ciddi bir sorundur. Depremlere karşı dayanıklı binaların inşa edilmesi için tüm binaların zemin etütleri yapılmalı ve zemin iyileştirme çalışmaları tamamlandıktan sonra inşaata başlanmalıdır. Özellikle 2000 yılından önce yapılan binaların zemin koşulları kontrol edilmeli ve gerekli iyileştirme çalışmaları yapılmalıdır." ifadelerine bulundu.
"DOĞRU PLANLAMA İLE HASARLARI YÜZDE 70 AZALTABİLİRİZ"
Doğru planlama ve hazırlıklarla deprem kaynaklı hasarların %70 oranında azaltılabileceğini belirten Moriwaki, "Afyonkarahisar’ın genel zemin yapısı riskli olduğu için, büyük ölçekli depremler beklenmese bile her zaman tedbirli olunmalıdır. Bu nedenle, bireyler, aileler, okullar, şirketler ve tüm kamu kurumları olarak birlikte hareket etmeliyiz. Medyanın da bu konuda önemli bir sorumluluğu var. Deprem tehlikesi uzak göründüğünde dahi, ara ara bu konuyu gündeme taşıyarak toplum bilincini canlı tutmak gerekiyor. Doğru planlama ve hazırlıklarla deprem kaynaklı hasarların %70 oranında azaltılabileceğini unutmamalıyız. Bu çok büyük bir rakamdır ve hayat kurtarıcıdır. Bu nedenle, toplumun tüm kesimlerini bilinçlendirmek ve hazırlıklı olmalarını sağlamak için üzerimize düşeni yapmalıyız. Afyonkarahisar özelinde bu tür seminerlerin devam etmesi, yerel yönetimlerin ve halkın iş birliğiyle bu konuda daha fazla adım atılması gerektiğine inanıyorum." dedi
"DERPREME KARŞI ÇALIŞMALAR GERÇEKLEŞTİRİYORUZ"
Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal ise göreve geldiğinden bu yana, imar birimi başta olmak üzere tüm belediye personeli birlikte çeşitli çalışmalar yürüttüklerini kaydetti. Köksal, "Hepimizi derinden sarsan bir deprem yaşadık ve bu olay, deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmemize neden oldu. Afyonkarahisar, değerli hocamızın da belirttiği gibi, fay hatlarının geçtiği bir il. Depremi önlemek mümkün değil, ancak depremden en az hasarla çıkmak, can ve mal kaybı yaşamadan bu süreci atlatmak bizim elimizde. Göreve geldiğimizden bu yana, özellikle imar birimimiz başta olmak üzere tüm belediye personelimizle birlikte çeşitli çalışmalar yürütüyoruz. Bu çalışmalar arasında zemin etütleri, kat yüksekliklerinin düzenlenmesi, deprem yönetmeliğine uygun binaların inşası gibi önemli başlıklar yer alıyor.Ancak, bu sürecin sadece teknik boyutuyla sınırlı kalamayacağını da biliyoruz. Bu işin sosyal sorumluluk gerektiren bir tarafı var. Deprem anında ne yapmamız gerektiği, yaşam üçgeninin nasıl oluşturulacağı, yanımızda bulunması gereken malzemeler ve hayatta kalma yolları gibi konulara odaklanmamız gerekiyor. Özellikle çocukluktan itibaren tüm hemşehrilerimizin bu konuda bilinçlenmesi için belediye olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz." diye konuştu.>> Elif Kelem-Şeyda Yeşilçay
ŞEYDA YEŞİLÇAY