GAZİLERDEN MİLLETVEKİLİ ARSLAN’A TEPKİ:
ASKERİ HASTANELER BİZİM İÇİN HAYATİ ÖNEME SAHİP
Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Afyonkarahisar Şube Başkanı İsmail Kumartaşlı, Milletvekili Hasan Arslan’ın askeri hastanelerin açılmasına gerek olmadığı yönündeki açıklamasına tepki göstererek, “Sayın vekilim, gaziler olarak bu açıklamanızı değersiz buluyoruz. Bizler, askeri hastanelerin bizim için önemini ve yaşadığımız zorlukları anlayan, harp cerrahisi tecrübesine sahip doktorlara ihtiyaç duyuyoruz. Askeri hastanelerin yeniden açılması konusunda ısrarcıyız.” dedi.
Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Afyonkarahisar Şube Başkanı İsmail Kumartaşlı, Afyonkarahisar milletvekili Hasan Arslan'ın TBMM’de askeri hastanelerin açılmasına gerek olmadığına dair yaptığı açıklamayı eleştirerek dernek üyeleriyle birlikte basın toplantısı düzenledi.
“ANAYASAYA GÖRE GAZİLERİN AYRICALIĞI VARDIR”
Afyonkarahisar milletvekili Hasan Arslan'ın askeri hastanelerin gereksiz olduğuna dair yaptığı açıklamanın, gaziler ve şehit ailelerinde üzüntü ve hayal kırıklığı yarattığını belirten Kumartaşlı, “Geçtiğimiz günlerde Afyonkarahisar milletvekilimiz Hasan Arslan’ın Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde askeri hastanelerin açılmasına gerek olmadığına dair yaptığı açıklamayı üzülerek takip ettik. Bu durum, özellikle bölücü başı Abdullah Öcalan’ın İmralı’dan getirtilip gazi meclisinde seslendirilmesi tartışmaları sürerken, biz gaziler için derin bir travma oluşturmaktadır. Sayın vekilimiz, keşke Afyonkarahisar'da yaşayan gazilerle bir araya gelip bu açıklamayı yapsaydınız. Aksi takdirde, bu açıklama tarihsel bir bağlamdan yoksun görünmektedir. Zira, 500 yıldır savaşmayan İsviçre’nin bile ordusunda askeri hastanesi bulunurken, ülkemiz 40 yılı aşkın süredir PKK terör örgütü ve diğer terör örgütleriyle mücadele ederken her an bir şehit veya yaralı haberi alırken askeri hastanelerin gereksiz olduğu ifade edilmesi, bizim için son derece haksız bir değerlendirmedir. Konuşmanızda halkta ayrıştırma olacağına dair bir hitapta bulundunuz. Ancak Anayasa’nın 10. maddesi gereğince biz gazilerin ayrıcalıkları vardır. Askeri hastaneler, bizim güvendiğimiz, destek aldığımız kurumlardı. O hastanelerdeki doktorlarımız, bizim komutanlarımızdı. Örneğin, 2002-2004 yılları arasında Şırnak Kabardağı’nda görev yaptığımda, tabur komutanımla birlikte ortak operasyona çıktık. O doktorlar, bizimle birlikte otuz kilo sırt çantası taşıdılar ve otuz kilometre yürüdüler. Yaralandığımızda ilk müdahaleyi onlar yaptılar. Tedavi aşamasında ise GATA ve askeri hastanelerde tedavi olurken, o beyaz önlükleri görmek psikolojimizi düzeltiyordu. Elbette, normal bir doktor bazı yaralanmaları tedavi edebilir; fakat harp cerrahisi gibi özel bir alan vardır. Mayın veya el bombası patlaması sonucu oluşan yaralanmaların tedavisi, her doktorun uzmanlık alanı değildir. Ayrıca, harp psikiyatri bölümü de vardı; bu bölümde terör nedeniyle yaralanmış veya etkilenmiş gaziler tedavi görüyordu. Sizler askeri hastaneleri kapattığınızda, evimiz olarak gördüğümüz bu yerlerden mahrum kaldık. Ayrıca, askeri hastanelerde eğitim almış teknisyen ve assubaylar, sivil tıp fakültelerinden mezun olan doktorlardan daha deneyimli ve bilgili olabilirler. Neden, ne zaman ve nasıl müdahale edileceğini çok iyi bilen bu sağlıkçı assubay komutanlarımızın durumu şu anda belirsizdir. Sayın vekilimizin bu konudaki açıklamaları, biz gaziler ve şehit aileleri olarak derin bir üzüntü ve hayal kırıklığı yaratmıştır. Umarız, bu konular daha dikkatli bir şekilde ele alınır ve gazilerimizin hakları göz önünde bulundurulur.” diye konuştu.
“SAYIN VEKİLİM YAPTIĞINIZ AÇIKLAMAYI DEĞERSİZ BULUYORUM”
Askeri hastanelerde tedavi gören gaziler olarak, askeri eğitim almış doktorlarla, diğer tıp fakültelerinden mezun olan doktorlar arasındaki önemli farklılıkları bildiklerini dile getiren Kumartşalı, “Tıp fakültesinde eğitim gören bazı doktorlar, sosyal ortamlarda vakit geçirip farklı tarzlar benimserken, askeri hastanelerde yetişen doktorlar, ilk günden itibaren disiplinli bir eğitim sürecinden geçmektedir. Bu doktorlar, görev başında etik değerlerine bağlılık gösterirler. Tedavi sürecimizde, albay rütbesindeki bölüm başkanlarımız veya uzmanlık öğrencisi doktorlarımız, sağlık durumumuz hakkında bilgi verirken, birinci sınıf öğrencisi doktorlar dahi, bizleri psikolojik olarak anlayan ve tedavi süreçlerimizi önemseyen bir yaklaşım sergilediler. Sayın vekilim, yataktan kalktığı tişörtle gelen bir doktorun beni tedavi etmesini istemiyorum. Beni anlayan, harp cerrahisini iyi bilen ve yaralarımı daha çabuk iyileştirecek doktorlar istiyorum. Açıklamanızı, gaziler adına değerli bulmadığımı belirtmek isterim. Afyonkarahisar Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Afyonkarahisar Şube başkanı ve bir harp gazisi olarak, askeri hastanelerin açılması gerektiği konusunda ısrarcıyım.” şeklinde konuştu.
“DEVLET HASTANELERİNDE GÜVENLİK ZAFİYETİ YAŞIYORUZ”
Sivil hastanelerde Gazilik unvanları ile ilgili sorunlar yaşadıklarını dile getiren Kumartaşlı, “Sivil hastanelerde sıraya girdiğimizde, "sen nereye gidiyorsun?" sorusuyla karşılaşıyoruz. Siz, GATA’nın poliklinik sayısının 2000’den 10,000’e çıktığını belirttiniz. Ancak, bu durumda karşılaştığımız zorluklar göz ardı ediliyor. Bugün, normalde saatlerce ilgilenen doktorlarımız, bize sadece birkaç dakikayı ayırabiliyor. Çoğu arkadaşım psikiyatri tedavisi görüyor; ancak bazı doktorlar, yaşadığımız travmaları anlayamıyor. Bizler, yaşadığımız olayları anlatırken, doktorların gözyaşlarıyla karşılaşıyoruz. Ayrıca, TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’ne göre gazilik unvanımızın belirlenmesi gerekirken, sivil hastanelerin etkisiyle bazıları, haksız yere gazilik hakları almaktadır. Öte yandan, psikiyatrik rahatsızlıkları olan bazı askerlere sağlam raporlar veriliyor. Bu durum, sağlıksız bireylerin göreve dönmesine yol açıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan talebim, tüm askeri hastanelerin özellikle Güneydoğu’da ve Ankara, İstanbul, İzmir’de yeniden açılmasıdır. Bizler, Hendek olayları sırasında yaşadıklarımızı biliyoruz. Güneydoğu’daki devlet hastanelerine gittiğimizde, karşılaştığımız durumlar ve güvenlik zafiyeti, sağlık hizmeti alımını zorlaştırmaktadır. Sağlık hizmetlerimizin güvenliğini sağlamak ve gazilerimizin ihtiyaçlarını karşılamak için askeri hastanelerin açılması hayati öneme sahiptir. Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve İçişleri Bakanlığı ile görüşülerek, gazilerimizin görüşleri alınmalı ve bu durum değerlendirilmelidir.” ifadelerinde bulundu.
“ASKERİ HASTANELERİN YENİDEN AÇILMASINI İSTİYORUZ”
Gazilerin haklarının TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’ne göre, belirlenmesi gerektiğini kaydeden Kumartaşlı, “Sivil hastanelerde gazilik haklarının yeterince gözetilmediği durumlarla karşılaşıyoruz. Uzun süreli tedavi gerektiren hastalıklar ve psikiyatrik durumlar, gerektiği gibi değerlendirilmemekte ve bu durum, gazilerin sağlık durumunu olumsuz etkilemektedir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan, askeri hastanelerin yeniden açılmasını ve tüm gazilerimizin listelenip değerlendirilmesini talep ediyorum. Güvenlikli hastaneler konusundaki açıklamalarınızda belirtilen S1 ve S2 tipindeki hastaneleri henüz göremedik. Bu durum, gazilerimizin güvenliğini tehdit etmekte ve bizler için ciddi bir sorun teşkil etmektedir. Bu noktada, Milli Savunma Bakanlığımız, Jandarma Genel Komutanlığımız, Emniyet Genel Müdürlüğümüz ve İçişleri Bakanlığımız ile iş birliği yapılarak, gazilerimizin durumu yeniden ele alınmalı ve gereken adımlar atılmalıdır.” dedi >>ŞEYDA YEŞİLÇAY- MUSTAFA KILINÇ
ŞEYDA YEŞİLÇAY