ÇANAKKALE BİR MİLLETİN KADERİNİN YENİDEN YAZILDIĞI YERDİR

Çanakkale bir milletin

kaderinin yeniden yazıldığı yerdir

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıl dönümü dolayısıyla Kâmil Miras Anadolu Lisesi’nde anma programı düzenlendi.

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110. yıl dönümü dolayısıyla Kâmil Miras Anadolu Lisesi Şehit Kerim Üye Konferans Salonu’nda anma programı düzenledi.

Anadolu İmam Hatip Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından hazırlanan anma programına Vali Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, İkmal ve Garnizon Komutanı Tuğg. Fatih Dağlı, MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, Belediye Başkan Vekili Hafize Özen, Cumhuriyet Başsavcısı Fatih Karabacak, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Tolga Yağan, İl Emniyet Müdürü Ahmet Birtan Erol, siyasi parti temsilcileri, kurum müdürleri, okul müdürleri ve öğrenciler katıldı.

Saygı Duruşu ve İstiklâl Marşının okunması ile başlayan programın açış konuşmasını Anadolu İmam Hatip Anadolu Lisesi müdürü Selami Akkan yaptı.

Çanakkale Savaşı’nın Türk milletinin bağımsızlık ve vatan sevgisinin en güçlü şekilde ortaya konduğu, dünya tarihinin seyrini değiştiren büyük bir zafer olduğu belirtti. Akkan, “Bu cephede verilen mücadele, yalnızca Türk tarihini değil, dünya güç dengelerini de etkilemiş ve emperyalist devletlerin paylaşım planlarını boşa çıkarmıştır. Çanakkale, 250.000 şehidin kanıyla sulanmış, tapusu canla alınmış kutsal bir Türk toprağıdır ve milletin birlik ve beraberliğinin simgesi olmuştur. Türk ordusu, Çanakkale Cephesi’nde silah gücü bakımından kendisinden çok üstün olan düşmana karşı üstün muharebe taktikleri ve sarsılmaz bir irade ile mücadele etmiş, Mehmetçik, canı pahasına vatan toprağını korumak için destan yazmıştır. Savaşın en kritik anlarında bile Türk askerinin insancıllığını kaybetmemesi ve düşman askerine dahi merhamet göstermesi, dünya harp tarihinde eşine az rastlanır bir örnektir. Çanakkale’de kazanılan bu zafer, Anadolu halkına umut ve kararlılık aşılayarak Kurtuluş Savaşı’nın kıvılcımını ateşlemiş ve Cumhuriyet’in temel taşlarını oluşturmuştur. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da belirttiği gibi, “Çanakkale, sadece bir zafer değil; aynı zamanda bir direnişin, bir kararlılığın ve bir inancın adıdır.” Bu bilinçle, Türk milleti şehit ve gazilerinin fedakârlıklarını daima hatırlamakta, onların bıraktığı mirasa sahip çıkmaktadır. Şehitlik ve gazilik, dinimizde en yüce makamlar arasında sayılmış ve Allah yolunda can verenlerin ölü olmadığı, aksine diriler arasında olduğu Kur’an-ı Kerim’de belirtilmiştir. Peygamber Efendimiz (sas) de şehitlerin gördükleri izzet ve ikram nedeniyle dünyaya dönüp tekrar defalarca şehit olmayı arzuladıklarını müjdelemiştir.” diye konuştu.

Çanakkale şehitlerinin fedakârlıklarının hiçbir zaman unutulmayacağını kaydeden Akkan, “Mustafa Kemal Atatürk’ün Çanakkale Savaşı’nda 19. Tümen Komutanı olarak söylediği “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum.” sözleri, Mehmetçiğin vatan için gösterdiği fedakârlığın ve kahramanlığın bir sembolüdür. Bu kararlılık sayesinde Türk askeri, ölüm pahasına siperlerinden ayrılmamış ve düşmanın ilerlemesini engellemiştir. Bugün, vatanın bütünlüğünü korumak için canlarını feda eden şehitlerimize ve en değerli uzuvlarını kaybeden gazilerimize minnet borcumuz vardır. Onların fedakârlıkları sayesinde ay-yıldızlı bayrağımız göklerde dalgalanmakta, ezan sesleri minarelerden yankılanmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ifade ettiği gibi, şehitlerimizin aziz hatıralarını yaşatmak hepimizin görevidir ve bu bilinçle daha çok çalışarak ülkemizi daha ileri taşımak için gayret göstermeliyiz. Çanakkale Zaferi, Türk milletinin vatan sevgisinin, bağımsızlık tutkusunun ve inancının ölümsüz bir sembolü olarak kalacak ve şehitlerimizin fedakârlıkları hiçbir zaman unutulmayacaktır.” ifadelerinde bulundu.

Ardından konuşma yapan İkmal ve Garnizon Komutanlığı Topçu Yüzbaşı Elif Can Eser,

18 Mart 1915 tarihinin, Türk tarihinin dönüm noktalarından biri olan Çanakkale Zaferi’nin kazanılmaya başlandığı gün olduğunu kaydetti. Eser, “İtilaf Devletleri, Osmanlı İmparatorluğu’nu savaş dışı bırakmak için tarihin en güçlü donanmasıyla Çanakkale Boğazı’na saldırmışlardır. İngiltere Deniz Bakanı Churchill’in planı, boğazları aşarak Osmanlı’nın başkenti İstanbul’u ele geçirmekti. Çanakkale’nin geçilmez olmasında, 7-8 Mart 1915 gecesi Nusret Mayın Gemisi’nin döşediği 26 mayın belirleyici oldu. Geminin komutanı, kalp rahatsızlığına rağmen göreve dönen Tophaneli Yüzbaşı İsmail Hakkı Bey, bu kritik görevle tarih yazdı ve zaferden altı ay sonra vefat etti. 18 Mart 1915’te, İtilaf Devletleri’nin dev armadası boğaza girdi. Ancak Türk topçusunun isabetli atışları ve mayınlar, düşmana ağır kayıplar verdirdi. İngiliz ve Fransızlar büyük hezimete uğradı ve sonunda 9 Ocak 1916’da bölgeden tamamen çekilmek zorunda kaldılar.”

Çanakkale’nin, yalnızca bir savaşın değil, bir milletin kaderinin yeniden yazıldığı yer olduğunu dile getiren Yüzbaşı Eser, “Çanakkale Muharebeleri’nde, Yarbay Mustafa Kemal’in 19. Tümen Komutanı olarak gösterdiği üstün liderlik, savaşın seyrini değiştirdi. Özellikle Conkbayırı’nda askerlerine verdiği “Cephaneniz yoksa süngünüz var” emri, Türk askerinin kahramanlığını ortaya koydu. Bu zafer, Türk milletine özgüven kazandırmış ve Kurtuluş Savaşı’nın meşalesini yakmıştır. Mustafa Kemal Atatürk, bu savaşta üstün bir komutan ve lider olarak öne çıkmıştır. Bugün kahraman Türk ordusu, milli ve yerli silah sistemleriyle sınırlarımızda ve ötesinde bayrağımızı dalgalandırmaya devam etmektedir. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz. Ruhları şad olsun. Çanakkale, yalnızca bir savaşın değil, bir milletin kaderinin yeniden yazıldığı yerdir.” dedi

Programda, “Çanakkale Şehitlerine” adlı şiir seslendirilirken, “Zabit Mehmet Muzaffer” adlı tiyatro gösterimi sahnelendi. Etkinlik, Afyonkarahisar Anadolu İmam Hatip Lisesi İlahi Korosu’nun türkü dinletisiyle sona erdi. >>Şeyda Yeşilçay- Elif Kelem