CHP Afyonkarahisar milletvekili Burcu Köksal Türkeli Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu. Afyonkarahisar’da yaşanan en büyük sıkıntının enflasyon, işsizlik ve pahalılık olduğuna dikkat çeken Köksal, “Sürekli iğneden ipliğe gelen zamlar üretim maliyetinin artışı, insanların alım gücünün düşmesi maalesef. Afyonkarahisar’da hemşerilerimizin olumsuz yönde etkilemesi köyler de üretim bitme noktasına geldi. Özellikle gübre, mazot, tohum, yem fiyatlarındaki artış nedeniyle çiftçi üretemez hale geldi. Bana mezbaha nelerden süt ineklerinin görüntüsü gönderiliyor. Sorduğumda yem maliyetini karşılayamadığı için çitçinin ineklerini kesime gönderdiğini öğreniyorum. Yine maalesef geçtiğimiz yaz döneminde üretim yapan birçok çiftçimiz maliyetin altında fiyatları satmak zorunda kaldı. Artık borcunu borçla kapatıyor, traktörüne mazot alamıyor. Tarımsal sulamada kullanılan elektrik faturalarını ödeyemiyor. BAĞ-KUR pirimini yatıramıyor esnafa gidiyoruz. Esnaf örneğin çok işlek caddelerden Kurtuluş caddesinde, Tuzpazarı’nda işte Ambaryolunda esnaf dükkânıma ilk kez giren sabahtan beri siziniz diyor. Veya tek tük müşteri geldiğinde bahsediyor. Çoğu günlerini siftahsız geçtiğini söylüyor. Kirasını ödeyemediğini Bağ-Kurunu artıramadığını söylüyor. Esnafın bir bürokrasi ile sıkıntısı olduğunda muhatap olacağı bakanlık yok. Ben oradan oraya gidiyorum diyor. Büyük geçim sıkıntısı çektiğini söylüyor” dedi.
“ESNAF SATTIĞI ÜRÜNÜ YERİNE KOYAMIYOR”
Esnafın sattığı ürünün yerine yenisini alamadığını belirten Köksal, “Almış olduğu ürünün yerine yenisini alırken eski fiyatından alamadığı, maliyetin sürekli artığını, girdi fiyatlarının yükseldiğini ifade ediyor. Esnaf Sanayicilerle konuşuyoruz işçi çıkardıklarını yeni yatırım yapamadıklarını, mevcutlarını korumaya çalıştıklarını söylüyorlar. Sanayiciler önceden bizim için en büyük maliyet işçilik maliyetiydi ama şuanda enerji maliyeti bizim için çok yüksek diyorlar ve beli bir mesela metre küp kullanımından sonra ödedikleri fiyatın 3 katına söylüyorlar. Hatta bu yüzden üretimini durduran, işte işçilerine ücretsiz izin veren sanayiciler var. İş yerleri kapanma noktasında son yıllarda iflasların ve Konkordatoların artığını görüyoruz. Bu Afyonkarahisar’da biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde basına da yansıdı büyük bir firma konkordato ilan etti. Enflasyon yüzde 85 olarak açıklandı TÜİK’e göre. Ama genel zamlara baktığımızda % 200 % 300’lerde ürünlere zam geliyor. O zaman enflasyonun nasıl % 85 olarak hesaplanıyor? Biz biliyoruz ki enflasyon % 100 üzerinde biraz önce konuştuk. Yumurta geçen yıl bir koli yumurta 30 lira ederken şimdi 60 lira, 65 lira, 70 liraya dayandı. En basit hesap; geçen yıl 40 liraya 50 liraya aldığımız peynirin kilosu 100 lirayı geçti biraz önce gazeteci arkadaşımız 200 liralık peynirden bahsediyor. Şimdi sütün kilosu 19 liraya 20 liraya dayandı. 1 litre sütün kilosu bütün bunlar enflasyon açısından % 85 açısından olduğunu gösteriyor. İnsanların maaşları haftası gelmeden eriyor. Vatandaşın alım gücü düşüyor, artık insanlar temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz hale geldi. Bakın orta gelir gurubu yok olmak üzere. Ya çok daha gelirli gurup var ya da çok zengin var. Daha çok zenginleşiyor fakir daha çok yoksullaşıyor. Bu yönetimden memnun olan saray ve % 1’lik azınlık var. Saray ve etrafı işte ballı. Kamudan balı ihaleler alıp verilen garanti ödemelerle servetine servet katanlar. Bir yanda eş, dost, akraba kontenjan atanarak maşlarını alanlar bir tarafta da % 99’luk bir halk kesimi var. Onlar memnun değil onlar her geçen gün enflasyonu işsizliği yoksulluğu iliklerine kadar hissediyor. Gencecik çocuklarımız üniversiteyi bitirmiş iş bulamıyor. Ataması yapılmıyor, yeni istihdam alanları yaratılmıyor”dedi.
“MERMER DIŞINDA İHRACATIMIZ ÇOK AZ”
Afyon’da yeteri kadar iş imkânı olmadığını kaydeden Köksal, “Yani bu yüzden geçlerimiz üniversiteyi bitirdikten sonra gelip burada çalışacak bir alan bulamıyorlar. Mevcut gençlerimiz de iş bulamadıkları için büyük şehirler de ekmeğini aramaya gidiyor. Köylere doğru Denizli’de Ankara’da Kocaeli’nde, İstanbul’da, Antalya’da İzmir’deki hemşerilerimiz zaman zaman bir araya geliyor. Memleket hasreti çekiyorlar. O insanlar bu topraklarda ekmeğini bulamadığı için, yeterli istihdam olmadığı için oralara gitmişler. Biz onlara istihdam olmasını sağlarsak kimse doğduğu toprakları terk etmek istemez. Ha orda mutlu mu? Sigortam yatsın diyor. Emin olun birçok erzağını anne-babası gönderiyor. Aile yakınları gönderiyor. Bizim o tersine göçü başlatmamız lazım. Büyük şehirlerde çalışan o emekçi hemşerilerimizin Afyon’da istihdam olanağı yaşatıp onları buraya getirmemiz gerekiyor. Buradaki gençlerimize, buradaki kadınlara istihdam olanağı yaratmak gerekiyor. Bakın katma değeri yüksek ürünleri bizim üretmemiz lazım. Ham madde ihracında ziyade katma değer getiren ürünleri ihraç etmemiz lazım. Bu konuda Afyonkarahisar’da yeterli katma değeri yüksek ürünleri yapan bir yatırım yok, ben bunu görüyorum. İhracata işte biraz önce söyledik. Mermer dışında neredeyse ihracatımız çok az, tek kalemden yürüyoruz. Bu yanlış daha çok ihracat yapmamız lazım, daha çok ürün üretmemiz lazım. Katma değeri yüksek ürünleri ihraç etmemiz lazım. Bu konuda Afyonkarahisar her türlü olanağa sahip. Bölgeleri birbirine bağlayan bir il. Kavşak ortasında stratejik ama baktığımızda mevcudu götürmüş iktidar, şeker fabrikasını satmış. Yeni bir fabrika açmamış, doğru dürüst yatırımcı çekmiyor”diye konuştu.
“9 YILDA TAMAMLANAMADI”
Hızlı trenin 9 yılda tamamlanamadığını belirten Köksal, “Afyonkarahisar’ı iktidar milletvekilleri ne iş yapıyor soruyorum güç onlarda iktidar da, tek başına her türlü tek başına yetki verildi. Afyonkarahisar hemşirelerim yeteri kadar oy da verdi ama yatırım nerde, işsizliği nerde? Verilen vaatler; yüksek hızlı tren 9 yılda yarısını bile tamamlamıyor. 9 yıldır 2015-2018-2022 dediler yüksek hızlı trenin % 45’i tamamlanmış durum da. Nerde niye tamamlamadılar? Niye sözlerini yerine getirmediler? Şuradaki Zafer Müzesi 2017 yılında ihaleye çıkarıldı. Tamirat için 6 ayda bir bitireceğiz dedikleri yeni 6 ay bitiremedikleri hala çatısını doğru dürüst kapatamadılar. Defalarca uyarmamıza rağmen elimizde bir Kocatepe var. Kurtuluş savaşı destanını yazıldığı yer Kocatepe’yi kaç kişiye tanıtabildiler. Niye bunu basında Kocatepe’yi yeteri kadar yer verdirtmiyor. Ben bunu Kültür ve Turizm Bakanına da sordum. Niye tanıtmıyorlar? Ya da gastronomi şehiri olduğumuzu Türkiye de kaç kişi biliyor? Niye ulusal basında gastronomi şehrini tanıtımına yer verilmiyor? Afyon da bile kaç kişi biliyor? Gastronomi konağı ne durumda? Yani lütfen bunları yapsınlar, önce verdikleri sözleri yerine getirsinler? Kaleye teleferik… Ya kardeşim arkeolojikler birinci derece arkeolojik çivi çakamasın diyor. Bu işi uzmanları söylüyor. Ben söylemiyorum. Her türlü tarihi yapı var orda hala daha kaleye teleferik yapıyoruz. İşte teleferik yapa cam diye bir sondaj kası yapıldı. Müze tarafından ekim ayında çok odalı bir yapı ortaya çıktı Selçuklu döneminde saray olduğu konuşuluyor. Sen orda bizim kültür tabiat tarihi varlığımızı koruyup, gelecek nesillere taşımak mı senin görevin yoksa oraya birilerine rant sağlamak için teleferik yapmak. Yani teleferikten önce Afyon’da iktidarda işsizlere istihdam yaratmak lazım, katma değeri yüksek yatırımlar, katma değeri yüksek ürünleri üretmesi lazım. Yatırımcıları Afyonkarahisar’a çekmesi lazım” diye konuştu.
“ASKERİ HAVAALANI SİVİL UÇUŞLARA AÇILMALI”
Askeri havaalanının sivil uçuşlara açılması gerektiğinin altını çizen Köksal, “Bayramlarda, yılbaşın da Afyonkarahisar’ın üzerinde yakınlarından geçen o araçların merkeze girmesi, merkezden alışveriş yapmasını sağlamaların lazım. Termal Turizm ülkede bu memlekette ama termal turizm ile ilgili kusura bakmayın hiç yani biraz yerli turistler geliyor. Ama ben biraz araştırdım Almanya gibi ülkeler de özelikle bir orta yaş ve üzeri fizik tedavi için termal tedavi tercih ediyor. İşte şimdi niye Afyon termal tedavi merkezi olmasın, kuralım. Her türlü imkânımız var Allah suyu vermiş her şeyi vermiş. Sende kur, o yabancıyı buraya getir. Yani zaten o buraya geldikten sonra hem onun tedavi ücretini alacaksın, hem şehri belli zamanlar, gezisini yaptır rehberler aracılıyla onu gezdir. Gelsin şehirden alışveriş etsin. Yani bu buraya katkısı, ekonomik katkısı ne kadar yüksek olur. Ama bunu yapman için senin asgari hava alanına sivil uçuşları açman lazım. O zafer hava limanıyla olacak bir iş değil. Götürüp Türkiye’nin en zarar eden yatırımını yaptılar. Zafer hava limanına ne oldu? Bu sene bir milyon, 10 ayda 98 bin 110 kişilik yolcu garantisi verilmiş. Giden yolcu sayısı 25 bin 500. Nerdeyse 5 buçuk milyon Euro garanti ödemesi veriliyor. Müteahhitte sadece 10 ay için bu para neden, Afyonkarahisar için kullanılmıyor. Afyonkarahisar’a yatırım için istihdam alanını sağlamak için Afyonkarahisar’ı ihya edecek bir para değil mi bu? Yani bunlar büyük sıkıntılar. İnşallah biz iktidara geldiğimizde hem istihdam sağlayacağız. Hem yatırımcıların Afyona yatırım yapmalarını sağlayacağız. Öncelikle işsizliğin çözmek istiyoruz. Kadınlara ve gençlere istihdam almalarını yaratılmasını istiyoruz. Afyon’un sosyal ve kültürel açıdan gerçekten gelişmiş yani Eskişehir, Ankara, İzmir büyük şehirlerle rekabet eder hale gelmesini istiyoruz. Bugün Eskişehir dünya kentleri arasına girdi. Afyon niye girmesin böyle bir vizyon tutarsa, olmayacak hiçbir şey yok. Yeter ki vizyonunuzu geniş tutun” dedi. >>ÖZEL HABER: HAYATİ KANAT - MEHMET KARAKAŞ